Az önce haberleri okurken " Bir saniye sonra ne oldu? " başlıklı bir habere rastladım. Peygamber develeri ile ilgiliydi ve haberin fotoğraflarına bakarken " Aaa ben de yaylada böyle bir fotoğraf çekmiştim, blogda da paylaşacaktım pufff nasıl da unutmuşum. " dedim =)
İşte bu benim çektiğim fotoğraf. Bu peygamber devesi ilk başta evimizin içindeydi ve dikkatimi çekti garip bir şekilde dans ediyordu, yaylanıyordu sanki , o sırada karşısında 2 tane sinek vardı. Peygamber devesi belli bir süre böyle dans ettikten sonra sinek birden uçmak için hamle yaptı ama nasıl bir hızdır ki o peygamberdevesi anında onu yakaladı ve yakalaması ile ağzına götürmesi bir oldu. Tabi ben ilk başta Iyyyyk :S diye bir tepki vermiştim ama, şimdi Bir saniye sonra ne oldu? adlı haberi okuyunca 2 saat beklmekle görebileceğimiz ender bir anı gördüğüm için çok sevindim. O anı fotoğraflayamadım ancak bu kareyi çekmek de çok heyecanlıydı. Fotoğrafı çekmek için sağdan mı soldan mı diye karar vermek isterken peygamberdevesinin benim hareketlerimi takip ettiğini farkettim. Kafasını birden olduğum yöne çevirmiyordu, korku filmlerinde olur hani yavaşça dönen bir baş ve ortamı gerginleştiren ses efekti ; dııı nın dııı nın =) Dikkat ettinizse fotoğrafı çekerken bana baktığı görülüyor =)
Ne ürkütücü gözleri var...
Çok sevinmiştim bana baktı poz verdi vs diye; taa ki şu yazılanları okuyana dek:
" Peygamberdevesi duâ eder gibi göründüğü zaman aslında avlanmaktadır. Doymak bilmeyen bir iştahı vardır. Başlıca gıdâsı böcekler olmakla beraber, kendisini yemeyen herşeyi yemeye teşebbüs eder. Çekirgeler, sinekler, tırtıllar, kelebekler, eşek arıları ve hattâ zehirli örümcekler en çok avladığı böceklerdir. En zehirli bir böceği yemekten çekinmez. Bir arada oldukları taktirde birbirlerini de yerler. Afrika, Asya ve Kuzey Avrupa’nın bâzı bölgelerinde yaşayan peygamberdeveleri, Kuzey Amerika’da sonradan üretilmiştir. Erkekler dişilerden küçüktür. Üreme zamanlarında erkek kaçamadığı taktirde dişiye yem olur. Amerika kıtasında bâzı iri türler küçük memeli ve sürüngenlere saldırmaktan çekinmezler. Bir defâsında iki küçük kurbağayı yedikten sonra, kendisinden üç defâ daha büyük olan bir kertenkeleyi yemeye başlayan bir peygamberdevesi görülmüştür.
Bütün vahşiliğine rağmen peygamber devesi, bahçıvan ve çiftçilere zarar veren böcekleri tükettiği için faydalıdır. Bâzı çiftçiler üretmek için arâzilerine peygamberdevesinin yumurta keselerini koyarlar. Bu obur hayvan, besin bulunmadığı zamanlarda kendi ayaklarından birini bile kemirmekten çekinmez. Anten veya ayaklarından biri koptuğu zaman, kısa bir sürede yerine yenisi uzar. Kavga sırasında başı kopan peygamber devesinin, birkaç saat sonra yeniden kalkarak, yürüdüğü ve kanatlarını açarak uçmağa teşebbüs ettiği görülmüştür. Başedemediği yegâne düşmanı minik karıncalardır. Bâzan karıncalar sürü hâlinde yavru peygamberdevelerine saldırarak yumuşak vücutlarını parçalarlar.
Peygamberdevelerinin ömrü en çok bir mevsimdir. Yaz sonlarında birden bire ortaya çıkar, sonbahar sonlarında da yumurtladıktan sonra ölürler. Çiftleşme sonunda genellikle erkek dişiye yem olur. Dişi yumurtalarını paketler hâlinde köpük bir kapsül içinde ağaç, çalı dallarına yapıştırır. Köpüklü madde sonra sertleşir. Ceviz büyüklüğünü bulan bu kümeden 125-350 kadar yavru çıkar. Kanatsız doğan yavrular, birkaç deri değişiminden sonra erginlere benzerler. Yavrular anne ve babalarını hiç görmedikleri ve onlardan birşey öğrenmedikleri hâlde, aynı onlar gibi avlanır ve hayatlarını sürdürürler. " <--- Kaynak
Kendini bile yiyebilen bir böcek, bu fotoğraftaki gibi bakarken belki de ;" Bu da yenir mi acaba? "diye düşündü benim için, kimbilir =)