24 Kasım, Öğretmenler Günü... Çok güzel, özel ve anlamlı bir gün. Bu şekilde bir çok gün var; anneler günü, babalar günü, sevgililer günü ...vs. Bu şekilde diyorum çünkü bu denli önemli değerleri sadece 1 günde anlamlı görmek yetersiz geliyor bana. Tabi ki bu güzelliklere ait özel bir günü adlandırmak çok hoş bir şey ancak bir anneye, bir babaya, sevgiliye, eşe, öğretmene gösterilmesi gereken; özen, saygı, sevgi sadece 1 güne sığdırılamaz, sığdırılmaya çalışılmamalı.
Hayat puzzle gibidir, her bir insan bir yer kaplar o puzzle'da; kimisi tek bir parça, kimisi 3-5 parça, kimi ise onlarca parça... İşte bu yüzden her bir insana hayatımız boyunca değer vermeli, hakettikleri sevgi ve saygıyı göstermeliyiz ki puzzle'ın tamamlanma zamanı geldiğinde hiçbir eksik, kırılmış, yok olmuş parçası bulunmasın.
Görüntüleri zamanla değişse de görevleri, amaçları aynı olan öğretmenlerimiz hayat puzzle'ımızdaki onlarca parça yeri olan insanlardandır. Gerçek bir emek, sabır, sevgi işidir yaptıkları. Aradıkları, bekledikleri tek şey ise bilgi ile aydınlanmış bir gülümseme, bir çift gözdür.
6 yaşımdan beri 19 yıllık okul hayatım boyunca [ neredeyse bütün hayatım =) ] herkes gibi bir çok öğretmen tanıdım, tabi ki her öğretmen aynı değildir çünkü her insan aynı değildir. Geriye dönüp baktığımda adını dahi hatırlamadığım öğretmenlerim de var veya hafızamdan silinmeyen, silinmeyecek olan öğretmenlerim de... Tabi bu durumu belirleyen temel nedenin kişilerle alakalı olduğuna inanırım; kimi insan öğretmenliği olması gereken değerde tüm kalbi ile hissederek icra eder, kimi ise sadece bir iş olarak görür. Bu ulvi görevi kalbi ile gerçekleştiren öğretmenler ise ne gözlerden, ne hafızalardan ne de yüreklerden silinir,ölümsüzleşirler...
Bu konu hakkında sayfalarca yazı yazabilirim galiba. Bunda eğitimci bir ailenin içinde olmamın etkisi büyük sanırım. Dediğim gibi; sevgiyi, saygıyı, özeni, değer vermeyi tek bir güne sığdırma taraftarı değilim ama dünya bu günü size özel kılmış, bu durumda bana da kutlamak düşer =)
Başta
annem olmak üzere,
ağabeyim,
yengem,
ablam ve
tüm öğretmenlerimin, Öğretmenler Günün'nü kutlarım.
Bu beyaz gül demeti ise, yazıma Hayatımın Öğretmeni başlığını atma nedenim olan ANNEM'e, en sevdiğin güllerden annem =)
Gözlerimi dünyaya açtığımda gördüğüm ilk öğretmenim, yolumu aydınlatmak için karşılık beklemeden yıllardır çırpınan meleğim, Yaradan'ın en özel hediyesi; senin gibi bir anne ve öğretmene sahip olduğum için çok şanslı ve mutluyum... Annem, seni çok seviyorum, Öğretmenler Günün kutlu olsun.
Ve çok sevdiğim bir şiir ile yazımı tamamlamak istiyorum:
DÜNYANIN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum.
Bütün çiçekleri getirin buraya.
Öğrencilerimi getirin buraya, getirin buraya,
Kaya diplerinde açmış çiçeklere benzer
Bütün köy çocuklarını getirin buraya.
Son bir ders vereceğim onlara.
Son şarkımı söyleyeceğim,
Getirin, getirin... Ve sonra öleceğim.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Kır ve dağ çiçeklerini istiyorum,
Kaderleri bana benzeyen,
Yalnızlıkta açarlar, kimse bilmez onları,
Geniş ovalarda kaybolur kokuları...
Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri,
Hepinizi, hepinizi istiyorum, gelin, görün beni,
Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Afyon ovasında açan haşhaş çiçeklerini,
Bacımın suladığı fesleğenleri,
Köy çiçeklerinin hepsini, hepsini,
Avluların pembe entarili hatmisini,
Çoban yastığını, peygamber çiçeğini de unutmayın,
Aman Isparta güllerini de unutmayın,
Hepsini, hepsini bir anda koklamak istiyorum.
Getirin, dünyanın bütün çiçeklerini istiyorum.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Ben köy öğretmeniyim, bir bahçıvanım,
Ben bir bahçe suluyorum gönlümde,
Kimse bilmez, kimse anlamaz dilimden
Ne güller fışkırır çilelerimden,
Kandır, hayattır, emektir benim güllerim,
Korkmadım, korkmuyorum ölümden,
Siz çiçek getirin yalnız, çiçek getirin.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Baharda Polatlı kırlarında açan,
Güz geldi mi Kop dağına göçen,
Yörükler yaylasında, Toroslarda eğleşen,
Muş ovasından, ağrı eteğinden,
Gücenmesin, bütün yurt bahçelerinden
Çiçek getirin, örtün beni,
Eğin türkülerinin içine gömün beni.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum.
En güzellerini saymadım çiçeklerin,
Çocukları, öğrencilerimi istiyorum,
Yalnız ve çileli hayatımın çiçeklerini,
Köy okullarında açan gizli ve sessiz,
O bakımsız ama kokusu eşşiz çiçek,
Kimse bilmeyecek seni, seni kimse bilmeyecek
Seni, beni yalnızlık örtecek, yalnızlık örtecek
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum.
Ben mezarsız yaşamayı diliyorum,
Ölmemek istiyorum, yaşamak istiyorum,
Yetiştirdiğim bahçe yarıda kalmasın,
Tarümar olmasın istiyorum, perişan olmasın,
Beni bilse bilse çiçekler bilir dostlarım,
Niçin yaşadığımı ben onlara söyledim,
Çiçeklerde açar benim gizli arzularım.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum.
Okulun duvarı çöktü, altında kaldım,
Ama ben dünya üstündeyim, toprakta,
Yaz kış bir şey söyleyen sonsuz toprakta,
Çile çektim, yalnız kaldım, ama yaşadım,
Bilir bunu bahçeler, kayalar, köyler bilir.
Şimdi sustum, örtün beni, yatırın buraya.
Dünyanın bütün çiçeklerini getirin buraya.
Ceyhun Atıf KANSU