Bu aralar ben bende değilim. O nedenle de bloga uğrayıp da yeni bir şeyler yazamıyorum. Gözlerimle görmesem "belki" kelimesini kullanırdım ancak içinde olup yaşadığım için "kesinlikle" diyeceğim. Benimle aynı duyguları yaşayan aynı durumda olanlar kesinlikle var. Ama herkesin derdi kendisine dağ gibi görünürmüş ya işte o haldeyim. Uzun zamandır kendimi psikolojik olarak hazırlıyordum buna ama ne kadar düşünüp hazırlansan da iş yaşamaya gelince olmuyormuş. Kendi kendime oturup düşündüm, teselli bulmaya çalıştım, moralimi iyi tutacak şeyler denedim de elim varıp da bunları sizinle paylaşmayı neden akıl edemedim ki daha önce bilmiyorum. Aslında donuk gözlerle reklamlar dahil kanal değiştirmeden televizyona boş boş bakabilmekten başka hiç bir şey yapmak gelmiyor içimden. Ellerime demirden tonluk ağırlıklar bağlamışlar da kımıldatamıyorum sanki, çevremde insanlar gülerken,eğlenirken,gezerken; her ik idakikanın birinde ben ağlamaya hazır durumda geçiriyorum günlerimi. Belki de öğrendiğinizde "Bu muydu derdin?" diyeceksiniz ama dedim ya herkese kendi derdi büyükmüş. Adana otogarından, her yeri inleten alkışlar, hep bir ağızdan tüm yürekle söylenen İstiklal Marşı ile uğurladım ben de askerimi, canımı, sevdiğimi. Tüm otobüsler gencecik askerlerle doluydu, ailelerin dilinde dualar, gözlerinde yaşlar vardı. Kiminin kardeşi, kiminin annesi, kiminin babası, kiminin eşi, kiminin de benim gibi nişanlısı nice duygularla dolup taşan, karmakarışık bir ruh hali ile el salladı sevdiklerinin ardından. Anneler hem kendi evladı hem de başkasının evladı için dua ediyordu, ana yüreği işte en iyi onlar biliyor. Kalplerde ortak olan aynı anda dilenen tek dilek "Sağ salim evine dönsün"dü.
Veda zamanı yaklaşırken hızla geçen zaman, otobüs dönüp arkasını gittiğinde benim için artık yavaş çekimde akar misali geçiyor. Yediğim bir yemek, duyduğum bir espri, bir koku ... vs hep ruhumun diğer yarısını anımsatıyor. Sürekli düşünceler dolanıyor aklımda; "uyudu mu, ne yedi, canını sıkan bir şey oldu mu, üzülüyor mu, mutlu mu..." İnsan ancak sevince hissediyormuş ya yaşadığını, işte sevdiğin de yanında olmayınca ruhsuz kalıyor sanki dışarıdan kendine bir yabancı gibi bakar oluyormuşsun. Başka zaman güleceğin haline, buz gibi tepkisiz kalabiliyormuşsun. Mesela içecek bir şeyler almak için girdiğim markette kasadaki kişi "başka bir şey var mıydı alacağınız" diye 2 defa sorduğu halde ben her defasında o kişinin söylediklerini anlamayıp "efendim?" diyip durmuştum. Çok garipti sanki kuyudan sesleniyordu adam da ben duymuyordum.
Şu sıralar - ki bu süre sanırım sevdiğim askerden dönene dek düzelmeyecek - ben bende değilim. Ne pasta, ne keçe, ne gezmek, ne fotoğraf çekmek; hiç ama hiç bir şey yapmak gelmiyor içimden. O yanımda yokken mutlu olamıyorum, o uzaklarda zorluklar çekerken ben gülemiyorum.
----
Tek istediğim; zaman olabildiğince çabuk geçsin ve yolu gözlenen evlatlar, sevgililer, kardeşler yuvasına dönsün.
Allah kavuştursun canım, günler su gibi akıp geçsin sağ salim kavuşun birbirinize.. Sevgiler dostçakal
YanıtlaSilÇok zor bir duygu. Allah sabrını veriyor. Emin ol. Geldiğinde insanın yaşadığı mutluluk hepsine deyecek.
YanıtlaSilbi solukta okudum canım.çok iyi anlıyorum seni.allah içini genişletsin yüzünüzü güldürsün.bi tanem
YanıtlaSilumarım en kısa zamanda kavuşursun sevdiğine...
YanıtlaSilAllah kavuşstursun Mekila'm , zaman su gibi akıp geçer inşallah ve hayırlısıyla tezkeresini alıp döner sana ...
YanıtlaSilbloğumda ''SANAL İFTAR''yapıyorum bu özel davetimde sizide görmekten gurur duyar postlarınızı merak ile bekliyoruz çörekotum.blogspot
YanıtlaSilsevgili mekila allah kavuştursun zaman hızla geçsin ikiniz içinde sevgiler
YanıtlaSilGünler su gibi akıp, geçsin ve biran önce kavuşun inşallah.
YanıtlaSilAllah kavuştursun canım, üzme canını zaman çabuk geçiyor biz istemesekte... Döndüğünde güzel günler sizi bekliyor olacak. Bazen özlem de güzel oluyor çünkü kavuşma anı müthiş ;)
YanıtlaSilAllah en kısa zamanda kavuştursun seni sevdiğine,yaşamayan bilemez dışardan konuşmak kolaydır bize ama yinede söylemek istiyorum sabret bol dua et,dedem hep dünya dua üzerinde döner derdi rahmetli,depresyona girmek kendini sıkıntıya sokmak yere dediğim gibi dua et inan terapi geliyor insana ve unutma o aklına her düştüğünde oda seni düşünüyor,özlüyor..aynı gökyüzünde kayan yıldızlardan birine aynı anda denk gelirsiniz belkide..
YanıtlaSilAllah kavuştursun.tez zamanda gelir inşallah ve bu arada size zaman göz açıp kapama kadar kısa gelsin.kendinize iyi bakın.sevgiler..
YanıtlaSilSevgili Mekila,
YanıtlaSilSeni öyle iyi anlıyorum ki, sanıyorum sende 12 ağustos günü sevdiğini vatana emanet edenlerdensin.
Sen adanadan bindirmişsin sevdiğini, bende adanaya yolladımmm o gün..
öyle yazmışsın ama derdinin küçümsenecek bir yanı yok 3 gün öncesine kadar her dakikanızı beraber geçirdiğin kişinin kısa bir dönem de olsa yanında olamayacağını bilmek, nasıl olduğunu öğrenememek sesini duyamamak gerçekten çok zor,
Bilmiyorum kısa mı yapıcak uzun mu yapıcak ama inan zaman su gibi akıp geçicek, evet belki üzücü şeyler yaşayacak orda ama yine döneceği yer senin ve ailesinin yanı olucak, bu safhada yapman gereken tek şey onun için bol bol dua etmek ve ona onun yanında olduğunu hissettirmen, inan o senden daha büyük bi boşluk içinde şuanda, kolay değil deiğin gibi , ama zaman hemen geçicekk ve yanında olucakkk
en azından ben böyle yapıyorum ve dualarımı eksik etmiyorum.. yemin törenine gidiceksinn, ziyaretinede,askerliği süresince güzel anılar biriktiriceksiz ilerisi için,içini ferah tuttt senn Allah kavuşturur sevenleriii hemde en yakın zamandaa inşallah,
hayırlı tezkereler diliyorumm..
sevgilerr..
merve